Antalya, 06 Haziran 2016
İş Kanunu hükümlerini kendi lehine kullanan ve hileli yöntemlerle çalışanı yanıltan firmaların bu tür uygulamalarına karşı, çalışanların neler yapması gerektiğini değerlendiren Tüketici Birliği Federasyonu(TBF) üyesi ve Antalya Kaza Mağdurları Sosyal Güvenlik ve Tüketici Hakları Derneği (KazaMağdurDer) Genel Başkanı/Çalışma Ekonomisi Uzmanı Ali Körükçü; “çalışanlar işe başlarken imzaladıkları sözleşmeleri iyi okumalı ve sözleşmeyi muhafaza etmeliler; iş akitlerinin feshinde şeklen ve usulen aykırılıklara itiraz etmeli ve haklarını muhakkak firmalardan talep etmeliler” dedi.
İş sözleşmesi bir tarafın ( işçi ) bağımlı olarak iş görmeyi, diğer tarafın ( işveren ) da ücret ödemeyi üstlenmesinden oluşan sözleşmedir. Firmaların ‘belirsiz süreli’ yaptıkarı iş akitlerinde çalışanın 6 aylık süreyi doldurmadan ve kıdem sahibi olmadan yaptıkları fesih işlemlerine sıklıkla rastlanmakta ve çalışanlar da bu durumda mağduriyet yaşamaktadırlar.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 19. maddesine göre; “İşveren fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır. Hakkındaki iddialara karşı savunmasını almadan bir işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi, o işçinin davranışı veya verimi ile ilgili nedenlerle feshedilemez.” denilmektedir.
Belirsiz süreli iş sözleşmelerinin feshinde, fesih işleminin geçerli bir sebebe dayandırılması zorunluluğu 30 ve daha fazla işçi çalıştırılan işyerlerinde çalışan ve en az altı ay kıdemi olan işçiler için söz konusudur.
Haksız fesihte, fesih hakkı doğmamış veya düşmüş anlamındadır.
Fesih hakkının Medeni Kanunun 2.maddesi uyarınca; dürüstlük ve objektif iyiniyet kurallarına aykırı olarak kullanılması halinde, bu hakkın genel olarak kötüye kullanıldığından söz edilir. Kötüniyet tazminatı sadece sürekli işlerde ve belirsiz süreli sözleşmelerin feshinde söz konusu olup, alacaklısı İŞÇİDİR.
Belirli ve Belirsiz süreli yapılan iş akdinin feshi için önceden yazılı bildirim 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmalıdır.
Çalışanların; iş akdi feshinin haksız yere yapılıp yapılmadığını dikkate almaları, fesih için savunma alınıp alınmadığına, feshin yazılı şekil ve usul bakımından yasal olup olmadığına bakmaları; firmadan alacakları olan tüm ödemelerin yapılıp yapılmadığını tespit ederek haklarını aramaları ve bunları firmadan yazılı olarak talep etmeleri gerekmektedir. Firmaların yasal olmayan işlemleri ve çalışana hakettikleri ödemeleri yapmamaları halinde, ilgili çalışanların muhakkak iş mahkemesine başvurmaları menfaatlerine olacaktır.
Ali KÖRÜKÇÜ / Gn. Bşk.
İş ve Sosyal Gün.Huk.Uzm.-Bilirkişi